Sosyal Sorunlar Final Hazırlık

ÇOCUK 👉🏻“ailesinin ve kendisinin ihtiyaçlarının karşılanması bakımından çalışma sorumluluğu bulunmayan, ailesinin ve devletinin gerekli himayeyi gösterdiği, güvenli bir geleceğe sahip olması için gerekli ve yeterli eğitimin verildiği dönemin yaşında bulunan insan “çocuk” olarak kabul edilmektedir”

SOKAK ÇOCUĞU KİMDİR ?

Sokak çocuğu; yaşamı ve yaşam kaynakları için sokağı kendine mesken haline getirmiş olan, sorumlu yetişkinlerin gözetiminden ve yönlendirmesinden yoksun olan, henüz yetişkinliğe ulaşmamış kız ya da erkek çocuk olarak tanımlanabilir 

💡Sokak çocukları genel itibarı ile 3 ana grupta incelenir  sokak çocuğunu 3 farklı başlıkta incelemiştir. Bu başlıklar; 

a. Aileleri İle Sürekli İlişki İçerisinde Olan Çocuklar; Bu çocukların aile ilişkileri devam etmektedir.

b. Aileleri ile Zaman Zaman İlişkileri Olan Çocuklar; Bu çocukların aile bağları bulunmasına rağmen bağlarda kopukluk bulunmaktadır

c. Aileleri ile Hiç İlişkisi Olmayan Çocuklar; Bu grupta yer alan çocuklar aile denetimin olmadığı ve bağların koparıldığı çocuklardır. 

🕵️Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi 

✓Her çocuk eğitim hakkında sahiptir, 

✓ Her çocuk barınma ve koruma hakkına sahiptir, 

✓ Her çocuk özgürce oyun oynama hakkında sahiptir, 

✓ Her çocuk dinlenme ve eğlenme hakkına sahiptir, 

✓ Her çocuk 18 yaşından önce çalıştırılmama hakkında sahiptir, 

✓ Her çocuk sağlık hizmetlerinde ücretsiz yararlanma hakkında sahiptir, 

✓ Her çocuk barış içerisinde, savaşlardan uzak yaşama hakkına sahiptir, 

✓ Her çocuk şiddet, istismar ve ihmal durumlarından korunma hakkında sahiptir, 

✓ Her çocuk sevgi ve şefkat görme hakkına sahiptir. 

Çocukların Sokakta Yaşama Nedenleri 

📎Aileden Kaynaklı Nedenler 

A)Parçalanmış Aile

B)Aile İçi Şiddet

C)Üvey Ebeveynler

Türkiye’deki Modeller

Sokakta yaşayan çocuklar ile ilgili Türkiye’de uygulanan en iyi ve en eski model Kazım ZARİF tarafından 1933 yılında kurulan Çocuk Kurtarma Yurdu örneğidir.

Sokakta Yaşayan Çocuk Ve Sosyal Hizmet 

Sokak çocuklarına yönelik geliştirilen en kapsamlı ve bütüncül kuramsal yaklaşım olarak Koruyucu-Önleyici Yaklaşım kabul edilir.

Sosyal hizmet perspektifinde sokak çocukları sorununun çözümüne sistematik ve düzeyli müdahale için sosyal hizmette geliştirilen çağdaş yaklaşımlardan biri olan genelci sosyal hizmet müdahalesidir

Genelci sosyal hizmetin özü 

“sorunu çevresi içerisinde birey çerçevesinde ele almak ve gereklilik durumunda birçok farklı düzeyde, bu düzeylerin gerektirdiği rolleri gözeterek uygulama yapmaya” istekli olmaktır.

Sosyal hizmet uzmanın yaptığı çalışmalarda etkili olabilmesi için çeşitli rolleri bulunmaktadır. Zastrow bu rolleri aşağıdaki şeklide sıralamıştır 

⚡Destekleyici rol

⚡Aracı Rol

⚡Savunucu Rol

⚡ Aktivist Rol

⚡Arabulucu Rol

⚡Eğitimci Rol

⚡Öncü Rol

⚡Güçlendirici Rol

⚡ Koordinatör Rol

⚡ Araştırmacı Rol

⚡Grup Kolaylaştırıcı Rol

Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğünün görev ve yetkileri ;

✓ Çocuklara yönelik koruyucu, önleyici, eğitici, geliştirici ve rehabilite edici sosyal hizmet faaliyetleri yürütmek,

✓ Kamu kurum kuruluşları, gönüllü kuruluşlar, gerçek ve tüzel kişilerce çocuklara yönelik yürütülen sosyal hizmetlere ilişkin usul, ilke ve standartları belirlemek,

✓ Geçici süre ile aile yanında kalması uygun olmayan çocuklara yönelik özel bakım ve koruma hizmeti sunmaktır 

Türkiye’de Çocuk Koruma Sisteminde çocukların ihmal, istismara uğrayan veya bakacak kimsesi olmayan çocuklarla ilgili 5395 Çocuk Koruma Kanununu 5/1 inci maddesince 5 farklı tedbir kararı bulunur. Bu kanunda çocuklarla ilgili alınacak koruyucu ve destekleyici tedbirler;

🕵️Danışmanlık Tedbiri

🕵️Eğitim Tedbiri

🕵️Bakım Tedbiri

🕵️Sağlık Tedbiri

🕵️Barınma Tedbiri

Bakım Tedbir kararı verilen çocuk hakkında bu süreç sonrası evlat edinme, koruyucu aile, çocuk evleri koordinasyon merkezi, çocuk evleri sitesi veya çocuk destek merkezlerinde bakımı sağlanır. Bu modeller;

🙇🏻‍♂️Evlat Edinme

🙇🏻‍♂️Koruyucu Aile

🙇🏻‍♂️Çocuk Evleri Koordinasyon merkezleri

🙇🏻‍♂️Çocuk Evleri Sitesi

🙇🏻‍♂️Çocuk Destek Merkezleri

Sokakta Karşılaştıkları Riskler

1. Cinsel İstismara Maruz Kalma 

2. Şiddete Maruz Kalma 

3. Hastalıklarla Başa Çıkamama 

4. Barınma 

5. Suça Sürüklenme 

6. Madde Kullanımı 

Göç Nedir

Savaş, hastalık, ekonomik sıkıntılar, siyasi gerilim, toplum düzeninin bozulması gibi durumlarda, aile ya da toplum olarak, bulundukları vatanı veya bölgeyi terk ederek yeni bir ülkeye veya bölgeye taşınma durumuna "göç" denir. 

GÖÇ İKİYE AYRILIR;

1)İÇ GÖÇ:Ülke sınırları içerisinde gerçekleşen göçlerdir.

İç göçler sürekli ve süreksiz olmak üzere ikiye ayrılmaktadır;

-SÜREKLİ GÖÇ: Göç eden kişinin göç ettiği yerde ikamet etmesidir. Bu göç türü daha çok ekonomik sıkıntılara dayanmaktadır.

-SÜREKSİZ (MEVSİMLİK) GÖÇ: Göç eden kişinin tarım, hayvancılık ve turizm gibi faaliyetler nedeniyle yer değiştirmesidir.

2)DIŞ GÖÇ: Ülke içinde yaşayan vatandaşın ülkeyi terkedip başka ülkeye gitmesidir.

Göç Türleri/Sınıflandırması

OLUŞUM NEDENLERİNE GÖRE GÖÇLER;

1)Gönüllü göç: İnsanların bulundukları yeri kendi isteğiyle terk etmeleridir.

2)Zorunlu göç: İnsanların bulundukları yeri kendi iradeleri dışında terk etmeleridir.

-SÜRESİNE GÖRE GÖÇLER;

1)Süreksiz (mevsimlik) göç: Göç eden kişinin tarım, hayvancılık ve turizm gibi faaliyetler nedeniyle yer değiştirmesidir.

2)Sürekli göçler: Göç eden kişinin göç ettiği yerde ikamet etmesidir

-MESAFESİNE GÖRE GÖÇLER;

1)İç göç:Ülke sınırları içerisinde gerçekleşen göçlerdir.

2)Dış göç:Ülke içinde yaşayan vatandaşın ülkeyi terkedip başka ülkeye gitmesidir.

 Göçün Nedenleri

1) Doğal Nedenler

Erezyon

Kuraklık

Heyelan

Deprem

2) Sosyal Nedenler

Eğitim

Sağlık

3) Siyasi Nedenler

Savaş

Mübadele

4) Ekonomik Nedenler

İş imkanları

Doğal Kaynakların varlığı 

MÜLTECİ,SIĞINMACI,GÖÇMENLERE YÖNELİK SOSYAL HİZMET ?

1)MÜLTECİ,SIĞINMACI,GÖÇMENLERE SOSYAL HİZMET UZMANIN ROLLERİ

-Danışmanlık

-Savunuculuk

-Bilgi verme

-Kaynaklarla buluşturma

-Güçlendirme

-Toplumla bütünleştirme

TÜRKİYE’DE KENTLEŞMENİN NEDENLERİ

1950’li yıllarda Türkiye’de kırdan kentlere geçiş, erkek iş gücünün transferi ile başlayıp, ailesini yanına getirmesi ve devamlılık göstermesiyle oluyordu.

Günümüzde Türkiye kentleşmesinin temelindeki göç tek yönlü göç olmuştur. Tek yönlü ya da devirli ne olursa olsun, Türkiye’deki bu iç göç ve kentleşme hareketi çeşitli merkezlerde bazı nedenlerden ortaya çıkmaktadır.

📎Türkiye koşullarında kentleşmenin nedenlerini şu ana başlıklar altında

Toplayabiliriz.

❓İTİCİ NEDENLER

❓ÇEKİCİ NEDENLER

❓İLETİCİ NEDENLER

❓SİYASAL NEDENLER

İtici Nedenleri❓

Tarıma yeni teknolojilerin girişi

Toprak yetersizliği

Toprakların miras yoluyla parçalanması

Entansif tarıma geçiş

Nüfusun artışı

Çekici Nedenleri ❓

İş olanakları sağlayan sanayi ve iş piyasalarının genelde büyükşehir ve onun civarında yer alması

Kentte elde edilen gelirin yüksek oluşu

Kent yaşamının daha renkli oluşu

Eğitim, sağlık vb olanaklarının üstünlüğü

İletici Nedenleri ❓

Haberleşme ve ulaşım olanaklarının hızlı artması ve gelişmesi

Mal ve hizmet üretiminin ve değişiminin belli merkezlerde toplanması süreci

Siyasal Nedenleri ❓

Devlet tarafından benimsenen ve uygulanan 4x ve sosyal politikalar

1984 yılından sonra Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde yaşanan terör hareketleri

👉🏻Engelilik Nedir ❓

Fiziksel, zihinsel, ruhsal ve duyusal yetilerinde çeşitli düzeyde kayıplarından dolayı topluma diğer bireyler ile birlikte eşit koşullarda tam ve etkin katılımını kısıtlayan tutum ve çevre koşullarından etkilenen bireyi ifade eder.

Engeliliğin Sebepleri Nelerdir?

Annenin Sigara Alkol Uyuşturucu kullanması

Anne veya çoçuğun fazla radyasyona maruz kalması

Annenin bilinçsiz ilaç Kullanımı

Annenin veya çoçuğun şiddet görmesi

Akraba evliliği

Genetik faktörler

Bilişsel Engeliliğin Sebepleri ?

Kültürel Ailevi Bilişsel sebepler

Gebelikte yaşanan Enfeksiyon

Hamilelikte oluşan sebepler 

Sağlığa zararlı alışkanlıklar

Yetersiz Beslenme 

Gebeliğe bağlı rahatsızlıklar

Kan zehirlenmesi...

Yaşlılık Nedir ❓

Sosyal bir sorunmudur ❓

Yaşlılık, insanların fiziksel, zihinsel ve sosyal açılardan değişim yaşadığı doğal bir süreçtir. Yaşlılık, sadece bireyleri değil, toplumun genel yapısını da etkileyen toplumsal bir olgudur. Yaşlılıkla birlikte, yaşlı bireyler ve aileleri çeşitli sorunlarla karşılaşabilirler. Bu sorunlar arasında sağlık, bakım, yalnızlık, yoksulluk, sosyal dışlanma, yaşlı istismarı gibi konular sayılabilir. Bu sorunlar, yaşlıların yaşam kalitesini ve mutluluğunu olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle, yaşlılık sosyal bir sorun olarak kabul edilmeli

Yaşlılığın psikososyal Sorunları

-Kuşak çatışması 

-Depresyon

-Boş zamanı değerlendirme